28 Ağustos 2016 Pazar

Kiziroğlu Mustafa Bey

Bir hışmınan geldi geçti peh peh peh peh
Kiziroğlu Mustafa Bey hey hey heey
Hışmı dağı deldi geçti
Ağam kim, paşam kim,
Nigâr kim, gözüm kim, canım kim, hanım kim, kim, kim

Kiziroğlu Mustafa Bey
Bir beyin oğlu
Zor Bey’in oğlu 

Bir atı var ala paça peh peh peh peh
Mecel vermez kırat kaça hey hey heey
Az kalsın ortamdan biçe
Ağam kim, paşam kim,
Nigâr kim, gözüm kim, canım kim, hanım kim, kim, kim

Kiziroğlu Mustafa Bey
Bir beyin oğlu
Zor Bey’in oğlu

Hay edende haya teper peh peh peh peh
Huy edende huya teper hey hey heey
Köroğlu'nu çaya teper
Ağam kim, paşam kim,
Nigâr kim, gözüm kim, canım kim, hanım kim, kim, kim

Kiziroğlu Mustafa Bey
Bir beyin oğlu
Zor Bey’in oğlu

Kiremite Su Düştü

Kiremite su düştü de
Emine evden uşdi
Zavallı annesinin
Etekleri tutuşdi

Ya gidin bakın onide
Belki çöllere düşdi
Hep kızlar pay pay oldu da
Bağa Emine düşti

Emine guşmuyidida
Asdi boynunu düşdi
Bu fena sevdalıktanda
Yandı yürek tutuşdi

Bir sene gördüm senide
Sen benden ayrı düşdün
Bir daha görsem seni da
Yaşamak bağa düşdi

Kız bahçende gül var mı

Kız bahçende gül var mı
Dalında bülbül var mı
Bu akşam geleceğim
Tenhalarda yer var mı

Haydindi saray çeşmesine
Ben yandım badem ezmesine
Haydindi ata binesim geldi
Ben yandım yâri göresim geldi

Kız bahçende mor meni
Verem ettin sen beni
Nasıl verem olmayım
Eller sarıyor seni

Haydindi saray çeşmesine
Ben yandım badem ezmesine
Haydindi ata binesim geldi
Ben yandım yâri göresim geldi

Kırmızı gülün alı var

Kırmızı gülün alı var aman
Her gün ağlasam da yeri var
Bugün benim efkârım var aman
Ah bu gönül arzu eder seni seni, Yâr seni

Kırmızı gülün pürçeği
Yâr önünde oynar köçeği
Neyleyim yârsız döşeği aman aman
Ah bu gönül arzu eder seni seni, Yâr seni

Kırmızı buğday ayrılmıyor sezinden

Kırmızı buğday ayrılmıyor sezinden
Mevlam Mevlam versin güzelleri gencinden
Kim ayrılmış ben ayrılam eşimden
Yörü yörü dilber salma saçın sürünsün
Açıver açıver cepkenini elmas gerdan görünsün

Yol üstüne kurakoymuş ilyeni
Ben istemem mavi şalvar giyeni
Ben isterim setre pantol giyeni
Yörü yörü dilber salma saçın sürünsün
Açıver açıver cepkenini elmas gerdan görünsün

27 Ağustos 2016 Cumartesi

Kesik Çayır Biçilir Mi

Kesik çayır biçilir mi
Soğuk sular içilir mi
Bana yardan geçti derler
Seven yardan geçilir mi

Aman desinler desinler
Şeker yesinler
Şu kız şu oğlana
Yanmış  desinler
Aman ben yandım
Yandım yandım yandım
Ellerin memleketinde
Eylendim kaldım

Ankara'nın tren yolu
Gahi eğri gahi doğru
Canım benim Anadolu
Gideyim mi senden gayrı

Aman desinler desinler
Şeker yesinler
Şu kız şu oğlana
Vurgun desinler
Aman ben yandım
Yandım yandım yandım
Ellerin memleketinde
Eylendim kaldım

Kerkük Divanı

Yâr ey yâr ey gülüm di gel
Men seni seveli neçe gün neçe ay neçe ildi zalım
Sen meni aldattın bu sende neçe dildi heyranın ollum

Yanağının dört bir etrafı pembe-i ala güldü
Öpsem öldürürler öpmesem öllem amman
Bu nasıl zulüm işti hiç bilmem hara gedim

Gülüm di gel bayramlaşak bugün şanlı bayram günüdü
Her kabahat mende ise ala göz çatma kaş 
Alma yanak kaytan dudak cümlesi sendedi he bes men ne dedim

Dede gene men de yanam aç sinen men de yanam
Kerem aşkından yandı kölen oldum umut ver men de yanam

Yar dayansın sineme yar dayansın
Men düştüm aşk oduna kölen oldum tutuşsun yâr da yansın ahh zalım

He deduy aga menem paşa menem
Beg menem köyümde bu feryat nedir
He deduy malım mülküm emlakim
Hiç demedim ölüm var

Keklik Dağlarda Şağılar

Keklik dağlarda şağılar
Yavrum diyen diyen ağlar
Günden güne yansa dağlar
Görenlerin bağrı yanar

Ağlarım ben kekliğime (ley ley)
Seherde öten bülbüle
İpeklenmiş tüylerine
Yanaktaki benlerine (ley ley)
Ağlarım ben kekliğime

Keklik bizden uzaklaştı
Yolumuz sarpa dolaştı
Hünkâr kal'asını aştı
Belki yavrusuna kavuştu

Ağlarım ben kekliğime (ley ley)
Seherde öten bülbüle
İpeklenmiş tüylerine
Yanaktaki benlerine (ley ley)
Ağlarım ben kekliğime

Keklik küsme barışalım
Yuvamıza kavuşalım
Senden ötmek, bizden gitmek
Yolumuzda ağlaşalım

Ağlarım ben kekliğime (ley ley)
Seherde öten bülbüle
İpeklenmiş tüylerine
Yanaktaki benlerine (ley ley)
Ağlarım ben kekliğime

Karyolamın Demiri Yandım Ayşem

(Of)
Karyolamın Demiri Yandım Ayşem
O yâr benim değil mi Yandım Ayşem
(Of)
O yâr benim olmazsa Yandım Ayşem
Öldürürüm kendimi Yandım Ayşem
(Of)
Bahçelerde pirpirim Yandım Ayşem
Hasta oldum yatarım Yandım Ayşem
(Of)
Hekim doktor istemem Yandım Ayşem
Sevdiğimi getirin Yandım Ayşem.

Karpuz kestim yiyen yok

Aman karpuz kestim yiyen yok
Haydi halin nedir diyen yok (Yâr yar aman ayrılamam)
Aman yenile bir yâr sevdim
Haydi gözün aydın diyen yok (Yâr yar aman ben yandım aman)

 Aman da o kız seni aldatır aman (Yâr yar aman ayrılamam)
 Sevdalımın gözleri de yoldadır aman (Yâr yar aman ben yandım aman)

Aman karpuz kestim kırmızı
Haydi şu gelen kimin kızı (Yâr yar aman ayrılamam)
Aman gerdanında beni var
Haydi sandım seher yıldızı (Yâr yar aman ben yandım aman)

 Aman da o kız seni aldatır aman (Yâr yar aman ayrılamam)
 Sevdalımın gözleri de yoldadır aman (Yâr yar aman ben yandım aman)

23 Ağustos 2016 Salı

Kar mı yağmış yüce dağlar başına

Kar mı yağmış yüce dağlar başına
Merhamet eylemez gözlerimin yaşına
Daha değmemiştim on beş yaşına

Vurdu felek kırdı kollarımı dalından
Nerelere gidem arz edeyim halimden

Şu dünyanın vefâsını görmedim
Geçti cahil ömrüm bir murada ermedim
Eller gibi dem-i devran sürmedim

Vurdu felek kırdı kollarımı dalından
Nerelere gidem arz edeyim halimden

Kâr etmez ahım sen Gülizâre

Kâr etmez ahım sen Gülizâre
Onulmaz işler güzelim dilde bu yâre
Olsam da geçmem bin pare pare
Sevmiş bulundum güzelim gayrı ne çare

Ko aksın yaşım billâhi silmem
Mecnunun oldum güzelim terk edebilmem
Kessen de başım senden ayrılmam
Sevmiş bulundum güzelim gayrı ne çare

Vur beni akmaz Billâhi kanım
Mecnuna döndüm güzelim yok mu imanın
Sabra mecalim varsa da varım
Sevmiş bulundum güzelim gayrı ne çare

Çekmez bu derdi efendim herkes
İster kabul et güzelim ister başım kes
Gurbet ellerde kalmışam bî-kes
Sevmiş bulundum güzelim gayrı ne çare

Karahisar kalesi yıkılır gelir

Karahisar kalesi yıkılır gelir
Kakülü boynuna dökülür gelir, dökülür gelir

Yayladan gel allı gelin yayladan
Kesme ümidini kadir mevladan kadir mevladan
Ver elini karlı dağlar aşalım bayramlaşalım

Ben bir koyun olayım sen de bir kuzu
Meleye meleye getirem yazı, getirem yazı

Yayladan gel allı gelin yayladan
Kesme ümidini kadir mevladan kadir mevladan
Ver elini karlı dağlar aşalım bayramlaşalım

Kapıma bağladım da kınalı koçu 
Harmanı kaldırdım kız senin için

Yayladan gel allı gelin yayladan
Kesme ümidini kadir mevladan kadir mevladan
Ver elini karlı dağlar aşalım bayramlaşalım

Kalenin dibinde bir taş olaydım

Kalenin dibinde bir taş olaydım
Gelene gidene gidene gidene yoldaş olaydım
Bacısı güzele gardaş olaydım

Kalk gidek meyhanaya mey hana hana ya
Çayhanaya çay hana ya mey hana hana ya
Baba gönlüm eylensin
Yarın Hakkın divanında divanında
Divanında doğru da söylensin

Kalenin dibinde üç ağaç incir
Elinde kelepçe kelepçe kelepçe boynunda zincir
Zinciri çok sallama kolların incir

Kalk gidek meyhanaya mey hana hana ya
Çayhanaya çay hana ya mey hana hana ya
Baba gönlüm eylensin
Yarın Hakkın divanında divanında
Divanında doğru söylensin

İzmir'in kavakları

İzmir'in kavakları
Dökülür yaprakları
Bize de derler Çakıcı
Yar fidan boylum
Yıkarız konakları

Selvim senden uzun yok
Yaprağında düzün yok
Kamalı da Zeybek vurulmuş
Yar fidan boylum
Çakıcı'ya sözüm yok

Mehmet derler adına
Şeker uymaz tadına
Çakıcı da efeyi vuranlar
Ermesin muradına

İşte gidiyorum çeşm-i siyahım

İşte gidiyorum çeşm-i siyahım
Önümüze dağlar sıralansa da
Sermayem derdimdir servetim âhım
Karardıkça bahtım karalansa da

Haydi dolaşayım yüce dağlarda
Dost beni bıraktı âh ile zarda
Ötmek istiyorum virân bağlarda
Ayağıma cennet kiralansa da

Bağladım canımı zülfün teline
Sen beni bıraktın elin diline (Gurbet eline)
Güldün Mahzuni'nin berbat haline
Mervanın elinde parelense de

İp attım ucu kaldı (Ankara'nın Bağları)

İp attım ucu kaldı
Tarakta gücü kaldı
Ben sevdim eller aldı
Yürekte acı kaldı

Almayı yüke koydum
Agzını büke koydum
Aldım yarin elinden
Boynumu büke koydum

İki keklik bir kayada ötüyor

İki keklik bir kayada ötüyor
Ötme de keklik derdim bana yetiyor aman aman yetiyor
Annesine kara da haber gidiyor
Yazması oyalı kundurası boyalı yâr benim aman aman yâr benim
Uzun da geceler yâr boynuna sar benim aman aman sar benim

İki keklik bir dereden su içer
Dertli de keklik dertsizlere dert açar aman aman dert açar
Buna kara sevda derler tez geçer
Yazması oyalı kundurası boyalı yâr benim aman aman yâr benim
Uzun da geceler yâr boynuna sar benim aman aman sar benim

İki keklik bir kayada yaslanır
Teke de bıçak gümüş kında paslanır aman aman paslanır
Bir gün olur deli de gönül uslanır
Yazması oyalı kundurası boyalı yâr benim aman aman yâr benim
Uzun da geceler yâr boynuna sar benim aman aman sar benim

İbrişim örmüyorlar

İbrişim örmüyorlar oy oy
Sevmişim vermiyorlar dayanamam ben
Tanrının zalimleri oy oy
Münasip görmüyorlar sabredemem ben

Altın yüzük hoş bilezik
Kollar nazik oy oy
Ben yârimden ayrı düştüm bana yazık oy

Kara dut parmak gibi oy oy
Kız yüzün kaymak gibi dayanamam ben
Beni yardan ayıran oy oy
Kurusun yaprak gibi sabredemem ben

Altın yüzük hoş bilezik
Kollar nazik oy oy
Ben yârimden ayrı düştüm bana yazık oy

Iğdır'ın al alması

Iğdır'ın al alması ay balam
Yemeye bal alması
Yar gelenden sonra
Yaramın sağalması

Ölürem ölürem yar
Yetimem yar yetimem yar
Ay balam sevirem yar
Sevirem yar sevirem yar yar

Iğdır'dan alma aldım ay balam
Yârimi yâda saldım
Yar gidenden sonra
Ayva gibi sarardım

Ölürem ölürem yar
Yetimem yar yetimem yar
Ay balam sevirem yar
Sevirem yar sevirem yar yar

Deryada deryalıklar ay balam
Suda oynar balıklar
Ne bu sevda olaydı
Ne de bu ayrılıklar

Ölürem ölürem yar
Yetimem yar yetimem yar
Ay balam sevirem yar
Sevirem yar sevirem yar yar

Huma kuşu yükseklerden seslenir

Yavri yavri huma kuşu yükseklerden seslenir
Oğul yar koynunda bir çift suna seslenir
Yavri yavri sen ağlama kirpiklerin ıslanır
Oğul ben ağlim ki belki deli gönül uslanır

Yavri yavri sen bağ Ol ki ben bahçende gül olim
Oğul layıkmıdır yanim yanim kül olim
Yavri yavri sen efendi ben kapında kul olim
Oğul koy desinler bu da bunun kuludur

Hekimoğlu derler benim aslıma

Hekimoğlu derler benim aslıma
Aynalı martin yaptırdım da Nârinim kendi neslime

Konaklar yaptırdım döşetemedim
Ünye Fatsa bir oldu da Nârinim başedemedim

Hekimoğlu derler ufak bir uşak
Bir omuzdan bir omuza da Nârinim on arma fişek

Ünye Fatsa arası ordu kuruldu
Hekimoğlu dediğin de Nârinim o da vuruldu

Konaklar yaptırdım mermer direkli<br>
Hekimoğlu geliyor da Nârinim aslan yürekli

Harmandalı

Harmandalı efem geliyor, geliyor
Bileğinden kanlar akıyor
Gümüş bilezikli mavzenin
Namlusu şimşekler çakıyor

Efeme de mor cepkenler yaraşır, yaraşır
Efem ne giyerse yakışır
Bütün kızanların önünde
Elinde yatağan savaşır

Güzel ne güzel olmuşsun görülmeyi görülmeyi

Güzel ne güzel olmuşsun
Görülmeyi görülmeyi
Siyah zülfün halkalanmış (aman aman)
Örülmeyi örülmeyi

Mendili yudum arıttım
Gülün dalında kuruttum
Adın ne idi unuttmu (aman aman)
Sorulmayı sorulmayı

Çağır Karacoğlan çağır
Taş düştüğü yerde ağır
Yiğit sevdiğinde soğur (aman aman)
Sarılmayı sarılmayı

Gül kuruttum gül kuruttum

Gül kuruttum gül kuruttum
Yâri sînemde uyuttum
Yâr söyledi ben unuttum

Ah akabinde düştü gönül
Yârdan ayrılması müşkül

Gül ezerler gül ezerler
Gülü tabağa dizerler
Güzeli candan severler

Ah akabinde düştü gönül
Yârdan ayrılması müşkül

13 Ağustos 2016 Cumartesi

Gönül Dağı Yağmur Boran Olunca

Gönül dağı yağmur (yağmur) boran olunca
Ahar can özümde sel gızlı gızlı
Bir tenhada can cananı bulunca
Sinamı yaralar yaroy yaroy yaroy yaroy yaroy yaroy
Dil gizli gizli

Dost elınden gel olmazsa varılmaz
Rızasız bahçanın gülü derilmez
Kalpten kalbe bır yol vardır görülmez
Gönülden gönüle gıder yaroy yaroy yaroy yaroy yaroy yaroy 
Yol gizli gizli

Seher vaktı garip (garip) bülbül öterken
Kirpiklerın ohu (yar yar) cana batarken
Cümle alem uykusunda yatarken
Kımseler görmeden yaroy yaroy yaroy yaroy yaroy yaroy
Gel gizli gizli

Gine Dertli Dertli İniliyorsun

Gine dertli dertli iniliyorsun
Sarı durnam sînen yaralandı mı 
Hiç el değmeden de iniliyorsun 
Sarı durnam sînen yaralandı mı
Yoksa ciğerlerin parelendi mi. 

Yoksa sana ya düzen mi düzdüler
Perdelerin tel tel edip üzdüler
Tellerini sırmadan mı süzdüler
Allı da durnam, telli de durnam
Sînen de yarelendi mi
Yoksa ciğerlerin parelendi mi. 

Havayı ey deli gönül havayı
Ay doğmadan şavkı dutmuş ovayı
Türkmen kızı kater etmiş mayayı 
Çekip gider bir gözleri sürmeli
Hay hay çekip gider bir gözleri sürmeli

Kuru kütük yanmayınca tüter mi
Ak gerdanda çifte benler biter mi
Vakti gelmeyince bülbül öter mi
Ötüp gider bir gözleri sürmeli

Hay hay hay hay
Dere kenarında yerler hurmayı
Kılavuz ederler telli durnayı
Ak göğsün üstünde ilik düğmeyi
Çözüp gider bir gözleri sürmeli
Hay hay
Karacoğlan der ki geçti ne fayda
Bir vefa kalmadı ok ile yayda.

Gerizler Başında Hoplayamadım

Gerizler başında hoplayamadım aman aman
Döküldü cephanelerim toplayamadım
Düşman galip geldi haklayamadım aman aman

Amanın da amanın efeler öldürmen beni
Güzel de Cemile'nin yoluna soldurman beni

Mahkemenin önünden eğildim geçtim aman aman
Sol yanımdan gurşun yedim bayıldım düştüm
Ahbap düşman oldu ben buna şaştım aman aman

Amanın da amanın efeler öldürmen beni
Güzel de Cemile'nin yoluna soldurman beni

Fındıklı Bizim Yolumuz

Fındıklı bizim yolumuz eşim amân ammân
Hovarda hovarda çıktı da soyumuz
Bu bizim eski de huyumuz eşim amân ammân

Sen hancı ben yolcu, çatma da kaşların
Sar dola boynuma kolların

Fındıklı'dan gelir geçersin eşim amân ammân
Salına salına sigara da içersin
Ne alır ne vazgeçersin eşim amân ammân

Sen hancı ben yolcu, çatma da kaşların
Sar dola boynuma kolların

Eziz Dostum Benden Küsüp İncidi

Eziz dostum benden küsüp incidi
Ayrılık yağ kimi çekti yeridi
Gezdiğin yerleri od basıp indi
O gedip galmışam hesretindeyem

Neçe nağme goşum neçe dillenim
Dost gedip özüme gelebilmirem
Ele bir ellerim yoh olup menim
Gözümün yaşını silebilmirem

Çaldığı sazını getirip mene
Görsün ki çalmakta neçe mahirem
Elinde yay kimin incelsin gine
Ziyler hep çekilin güyüldi odam

Neçe nağme goşum neçe dillenim
Dost gidip özüme gelebilmirem
Ele bir ellerim yok olur menim
Gözümün yaşını silebilmirem

Evlerinin Önü Mersin

Evlerinin önü mersin
Ah sular içmem gadınım tersin tersin
Mevlâ'm seni bana versin

Al hançerini kadınım vur ben öleyim
Ah kapınızda bi danem, kul ben olayım

Evlerinin önü susam
Ah su bulsam da gadınım çevremi yuğsam
Açsam yüzünü baksam dursam

Al hançerini kadınım vur ben öleyim
Ah kapınızda bi danem, kul ben olayım

El Veriyor El Veriyor

El veriyor el veriyor
Koca konak bel veriyor of of
Döndüm baktım ardıma
Memet beyim can veriyor of of

Evlerinin önü arpa
Gırat yiyor gırpa gırpa of of 
Memet beyim martin atar
Ak ellerin çırpa çırpa of of

Elif Dedim Be Dedim Aman

Elif dedim be dedim aman
Gız ben sana ne dedim
Guş ganedi galem olsa aman
Ah yazılmaz benim derdim

Elifim noktalandı aman
Az derdim çokçalandı
Yetiş anam, yetiş babam aman
Ah çeyizim bohçalandı
(Ah mezerim tahtalandı)

Eledim Eledim Höllük Eledim

Eledim eledim höllük eledim
Aynalı beşikte canan bebek beledim
Büyüttüm besledim asker eyledim
Gitti de gelmedi canan buna ne çare
Yandı ciğerim canan buna ne çare

Bir güzel simâdır aklımı alan
Aşkın sevdasını canan şerime saran
Bizi kınamasın ehl-i din olan
Gitti de gelmedi canan buna ne çare
Yandı ciğerim canan buna ne çare

Eklemedir Koca Konak Ekleme

Eklemedir koca konak ekleme (aman aman)
Nazlı da yârim yine yine geldi aklıma
Nasıl edeyim başımdaki sevdaya (aman aman)
Aman aman dostlar yoldan geldim yorgunum
Orta da boylu bir güzele vurgunum

Bizim bağın menekşesi al olur (aman aman)
Âlem de sevdiğine de yanar kul olur
Sevdiğini alamayan delolur (aman aman)
Haydi haydi gidelim aynalı kavağa üçümüz
Taze de şeftalidir bizim yükümüz

Bizim bağa gider iken serhaya
Çektiler kolumdan beni tenhaya
Nasıl edeyim başımdaki sevdaya
Aman aman dostlar kabir de bana dar gelir
Bu gençlikte ölüm bana zor gelir

2 Ağustos 2016 Salı

Dünya umuruna meylini verme

Dünya umuruna meylini verme
Sen de kurtulamazsın ecel elinden
Ben filanım deyi göğsünü germe
Sen de kurtulamazsın ecel elinden

Hani Meryem hani oloğlu İsa
Elinde ejderha olurdu asa
Polat kavmi ile cengeden Musa
O da kurtulamadı ecel elinden

İskender de gitti alemi gezdi
Yunus balık ile deryayı yüzdü
Zaloğlu Rüstem'in tahtını bozdu
O da kurtulamadı ecel elinden

Nemrut İbrahim'le çok cenk eyledi
Semaya kastetdi diye söylerdi
Ahırı bir sinek halak eyledi
O da kurtulamadı ecel elinden

Eydür Derviş Yunus din ile iman
Tacı tahtı yel götürdü Süleyman
Lokman da olmadı derdine derman
O da kurtulamadı ecel elinden

Dün gece yâr hanesinde yastığım bir taş idi

Amman amman
Dün gece yar hânesinde
Yastığım bir taş idi
Altım çamur üstüm yağmur
Yine gönlüm hoş idi

Amman amman amman
Amman amman amman
Ben yandım seni bilmem

Amman amman amman
Amman amman amman

Bir dağ ne kadar yüce olsa
Dağ kenarı yol olur
Buna bayram gün derler
Dostla düşman bir olur

Amman amman amman
Amman amman amman
Ben yandım seni bilmem

Dumanı da vardır şu dağların başında

Dumanı da vardır şu dağların başında
Gönlüm kaldı toprağında taşında
Bir ben değil, cüml'alemin başında

İmanım dağlar, bozdoğanım söğüdü
Çok verdiler, ben dutamadım öğüdü
İmanım yarim gitti, gelmedi
Gudurası çaylar, bir yudum su vermedi

Gökyüzünde dağınık duğunluk bulutlar
Kim ardımdan,kim yüzüme öğütler
Ah, evveliydi özü sözü doğru yiğitler

İmanım dağlar, bozdoğanım söğüdü
Çok verdiler, ben dutamadım öğüdü
İmanım yarim gitti, gelmedi
Gudurası çaylar, bir yudum su vermedi

Dost dost diye nicesine sarıldım

Dost dost diye nicesine sarıldım
Benim sadık yarim kara topraktır
Beyhude dolandım boşa yoruldum
Benim sadık yarim kara topraktır

Nice güzellere bağlandım kaldım
Ne bir vefa gördüm ne faydalandım
Her türlü isteğim topraktan aldım
Benim sadık yarim kara topraktır

Koyun Verdi Kuzu Verdi Süt Verdi
Yemek Verdi Ekmek Verdi Et Verdi
Kazma İle Dövmeyince Kıt Verdi
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Ademden Bu Deme Neslim Getirdi
Bana Türlü Türlü Meyva Yetirdi
Her Gün Beni Tepesinde Götürdü
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Karnın Yardım Kazma İle Bel İle
Yüzün Yırttım Tırnak İle El İle
Yine Beni Karşıladı Gül İle
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

İşkence Yaptıkça Bana Gülerdi
Bunda Yalan Yoktur Herkesler Gördü
Bir Çekirdek Verdim Dört Bostan Verdi
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Havaya Bakarsam Hava Alırım
Toprağa Bakarsam Dua Alırım
Topraktan Ayrılsam Nerde Kalırım
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Dileğin Varsa İste Allah'tan
Almak İçin Uzak Gitme Topraktan
Cömertlik Toprağa Verilmiş Haktan
Benim Sadik Yarim Kara Topraktır

Hakikat Ararsan Açık Bir Nokta
Allah Kula Yakın Kul Da Allah'a
Hakkın Gizli Hazinesi Kara Toprakta
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Bütün Kusurlarımı Toprak Gizliyor
Merhem Çalıp Yaralarım Düzlüyor
Kolun Açmış Yollarımı Gözlüyor
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Her Kim Ki Olursa Bu Sırra Mazhar
Dünyaya Bırakır Ölmez Bir Eser
Gün Gelir Veysel'in Bağrına Basar
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Deymen benim gamlı yaslı gönlüme

Deymen benim gamlı yaslı gönlüme
Ben bir selvi boylu yârdan ayrıldım
Evvel bağban idim dostun bağında
Talan vurdu, ayva nardan ayrıldım

Kumru gibi gökyüzünde dönende
Baykuş gibi virân yurda konanda
Çok ağladım Ferhat gibi çöllerde
Şirin gibi zülf'ü yârdan ayrıldım

1 Ağustos 2016 Pazartesi

Değirmen başında vurdular beni

Değirmen başında vurdular beni (vuy)
Kirli tütünlüğe (oğul oğul oğul) sardılar beni

Vurma Ragıp vurma nar danesiyem (vuy)
Anamın babamın (oğul oğul oğul) bir danesiyem

Değirmen başında (vuy) ana tepem (vuy)
Gaytan bıyıhlaran (oğul oğul oğul) gül suyi serpem

Vurma Ragıp vurma nar danesiyem (vuy)
Anamın babamın (oğul oğul oğul) bir danesiyem

Dane dane benleri var yüzünde

Dane dane benleri var yüzünde
Can alıcı bakışları gözünde
Binbir dat var edasında nazında

Dünyada yarden datlı var m'ola
Sallanı sallanı gelen yar m'ola

Küpeleri ağır düşer kulaktan
Zülüfleri tel tel etmiş yanaktan
Ağzı şeker bal akıyor dudaktan

Dünyada yarden datlı var m'ola
Sallanı sallanı gelen yar m'ola

Ağır barhanası vardır elinde
Datlı kelâm gelir yarin dilinde
Kemer olsam sevdiğimin belinde

Dünyada yarden datlı var m'ola
Sallanı sallanı gelen yar m'ola

Dalda çıkmış bir elma (Karabiberim)

Dalda çıkmış bir elma
Elmalı yâr, cilveli yâr
Aramızdan geçti de bir yâr

Karabiberim top şekerim
Senin kaderin benim tecellim
Darılmaca yok yok barışmaca çok
Seni seven yok yok beni seven çok
Uzaklara gitme sana küserim
Yakınlara gelir isen alır giderim

Dalda çıkmış bir kiraz
Kirazlı yâr, Şiraz'lı yâr
Aramızdan geçti de bir yâr

Karabiberim top şekerim
Senin kaderin benim tecellim
Darılmaca yok yok barışmaca çok
Seni seven yok yok beni seven çok
Uzaklara gitme sana küserim
Yakınlara gelir isen alır giderim

Dalda çıkmış bir ayva
Ayvalı yâr, cilveli yâr
Aramızdan geçti de bir yâr

Karabiberim top şekerim
Senin kaderin benim tecellim
Darılmaca yok yok barışmaca çok
Seni seven yok yok beni seven çok
Uzaklara gitme sana küserim
Yakınlara gelir isen alır giderim

Çıkayım gideyim Urumeline

Çıkayım gideyim Urumeline
Arzuhâl vereyim Mehmet Beylerbeyine
Kimleri sarayım yâr senin yerine
Gizli gizli sevdalarımız âşikar oldu
Bize bu ayrılık Mehmet Mevlâ’dan oldu

Çıkayım gideyim bir uçtan uca
Göstereyim sana be kuzum ayrılık nice
Kurbanlar keseyim geldiğin gece
Gizli gizli sevdalarımız âşikar oldu
Bize bu aynlık Mehmet Mevlâ’dan oldu

Çekemedim akça kızın göçünü

Hey hey çekemedim akça kızın göçünü of göçünü
Sırma saçlar bırak döğsün döşünü a kız döşünü
Gülüver de görem mercan dişini of dişini
Yol ver bana çıbık beli geçeyim, geçeyim
A kız geçeyim

Hey hey yaylaların yeli soğuk esmez mi of esmez mi
Sevdiğim de rüyalara girmez mi a kız girmez mi
Girmesen de gönül sana küsmez mi of küsmez mi
Yol ver bana çıbık beli geçeyim, geçeyim
A kız geçeyim

Çaya da düştü tutamadım kolunu (Ümmü Kız)

Çaya da düştü tutamadım kolunu
Uzak da gitti bilemedim yolunu
Güzel de mevlam kısmet etmiş ölümü
Kanlı da çaylar nerelere goydun Ümmümü
Suna boylumu

Kadı da geldi mahkemeler kuruldu
İfadesi Mustancıktan soruldu
Komşuları hakka niye yoruldu
Akmayasıca çaylar nerelere koydun Ümmümü
Suna boylumu

Çarşambayı sel aldı bir yar sevdim el aldı

Çarşamba’yı sel aldı
Bir yâr sevdim el aldı (Aman Aman)
Keşke sevmez olaydım
Elim koynumda kaldı (Aman Aman)

Oy ne imiş ne imiş (Aman Aman)
Kaderim böyle imiş
Gizli sevda çekmesi (Aman Aman)
Ateşten gömlek imiş

Çarşamba yazıları
Körpedir kuzuları (Aman Aman)
Allah alnıma yazmış
Bu kara yazıları (Aman Aman)

A dağlar ulu dağlar (Aman Aman)
Yârim gurbette ağlar
Yâri güzel olanlar (Aman Aman)
Hem ah çeker hem ağlar

Çanakkale içinde aynalı çarşı

Çanakkale içinde aynalı çarşı
Ana ben gidiyom düşmana karşı
Of gençliğim eyvah

Çanakkale içinde bir uzun selvi
Kimimiz nişanlı kimimiz evli
Of gençliğim eyvah

Çanakkale üstünü duman bürüdü
On üçüncü fırka harbe yürüdü
Of gençliğim eyvah

Çanakkale içinde bir dolu testi
Analar babalar umudu kesti
Of gençliğim eyvah

Çalın davulları çaydan aşağıya amman

Çalın davulları çaydan aşağıya amman
Mezarımı kazın dostlar belden aşağıya
Koyun sularımı kazan dolunca amman

Aman ölüm zalim ölüm üç gün ara ver
Al başımdan bu sevdayı götür yâre ver

Selanik içinde selâm okunur amman
Selâmın sedası dostlar câna dokunur
Gelin olanlara kına yakılır amman

Aman ölüm zalim ölüm üç gün ara ver
Al başımdan bu sevdayı götür yâre ver

Selanik Selanik virân olasın amman
Taşını toprağçığını seller alasın
Sen de benim gibi yarsız kalasın amman

Aman ölüm zalim ölüm üç gün ara ver
Al başımdan bu sevdayı götür yâre ver

Cevizin yaprağı dal arasında

Cevizin yaprağı dal arasında
Güzeli severler bağ arasında
Üç beş güzel bir araya gelmişler
Benim sevdiceğim yok arasında

Evlerinin önü zerdali dalı,
Pencereden gördüm kınalı eli
Benim sevdiceğim tomurcuk güldü
Sensiz lokmaları yiyemez oldum
Sensiz odalara giremez oldum

Evlerinin önü bahçelik bağlık
Ne güzel işlemiş eline sağlık
Yar bana yollamış bir beyaz yağlık
Boynuna dolasın oynasın diye.